Hz. Alinin (a.s) Dilinden Yol Azığı 1
Hz. Ali (Aleyhisselam) şöyle buyuruyor: “Ah! Azığın azlığından, yolun uzunluğundan, seferin uzaklığından, varılacak yerin (kabir ve berzah) zorluk ve azametinden.”
İmam Ali (Aleyhisselam) oğlu İmam Hasan’a (Aleyhisselam) şöyle vasiyette bulunuyor:
Yine o hazret ibret dolu hikmetli bir sözünde şöyle buyuruyor:
Hz. Ali (Aleyhisselam) buyuruyor:
Bu uzun yolun azığı nedir, ömürden ahiret için nasıl istifade edilir?
Allah’a itaat, halka hizmet, haramlardan kaçınmak ve farizaları yerine getirmek vb. iyilikler bu tehlikeli ve uzun yolculuğun azığıdır. Kıyamet günü hayırlı amellere ve güzel işlere bakılır ve insana “kendinle ne getirdin?” diye sorarlar. Bu sorular karşısında salih amel ve takva sahipleri eli dolu olarak ön saflarda yer alırlar.
Hz. Ali (Aleyhisselam) Sıffin Savaşı’ndan dönerken Kufe‘nin dışında bulunan mezarlığı görünce kabirlerde yatan ölmüş insanların durumunu beyan ettikten sonra şöyle buyurdu: “Ey korkunç diyarın, ıssız yerlerin, karanlık kabirlerin halkı! Ey toprakta yatanlar, ey garipler, ey yalnızlar, ey korkuya uğrayanlar! Siz, bizden önce giden, biz ise sizi izleyen ve size kavuşacak olanlarız. Bıraktığınız evlere gelince, başkaları o evlerde oturdular.
Eşlerinize gelince, başkalarıyla evlendiler. Mallarınıza gelince, başkaları arasında taksim edildi. Bizden olan haber bu, sizden ne haber!” Sonra ashabına dönerek şöyle buyurdu: “Bilin ki, eğer konuşmalarına izin verilseydi, size ”En hayırlı azık takvadır” diye haber verirlerdi.