Tesettür ve Fıtrat
Bu metine göre Hz. Adem ve Havva’nın herhangi bir giysisi yokmuş ve yasak meyveden yedikten sonra gözleri açılınca çıplak olduklarını fark etmişler, bunun üzerine de yapraklarla kendilerini örtmek istemişler ve daha sonra Allah onlara deriden bir giysi vermiştir.
Kuran’da ise Hz. Adem’in hikayesi şöyle anlatılıyor: Ağaçtan meyve tattıklarında kendilerine ayıp yerleri göründü, cennet yapraklarından oralarına örtmeğe koyuldular.[2]
Kuranın ayetlerinde ise Hz. Adem ve Havva’nın yasak meyveden yemeden önce giyinik oldukları ancak yedikten sonra giysilerini kaybettikleri anlaşılıyor. Sonuç olarak, daha önce giyinik olsalar da olmasalar da, her iki metinde de çıplaklık hissinden sonra yapraklarla kendilerini örtmek istedikleri anlaşılıyor.
Buna dayanarak, yabancı birisi olmadığı halde bile kendilerini hiç vakit kaybetmeden oradaki mevcut imkanlarla, hemen, örtmek istemeleri örtünün fıtri olduğunun bir göstergesidir, bu olaya bakarak örtünün zamanla medeniyetlerin gelişmesiyle meydana gelmediğini aksine ilk insanla birlikte fıtri olarak var olduğunu söyleyebiliriz.
Tarih kitaplarına baktığımızda ise neredeyse bütün medeniyetlerde kadınların örtülü olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Kadınların örtünmesi ve örtünün şekli mevcut hakimiyetin değişik uygulamalarına maruz kalarak farklı şekiller ve evreler geçirmiş olabilir ama örtünün kendisi ve varlığı inkar edilemez bir gerçektir.
Bütün semavi dinler, örtünmenin kadınların fıtratında olduğunu göz önünde bulundurarak kadınların örtünmesini farz bilmişlerdir ve insanları bu önemli gerçeğe davet etmişlerdir. İlahi hükümler insanın fıtratına uygun olarak düzenlenmiştir dolayısıyla bütün ilahi dinlerde örtünmenin farz olduğunu görebiliriz. İslam dini, Yahudilik, Hıristiyanlık ve Zerdüşt dini kadınların örtünmesini farz biliyor. Kutsal kitaplardaki örtünme konusuna değinen ayetler, bunun en bariz kanıtıdır.
——————————————————
[1] – Tevrat, yaratılış3, 6-8 ve 20-21. Ayetler.
[2] – A’raf 22